Hemodiyaliz hastaları için “yaşam yolu” olarak tanımlanan ve hayati önem taşıyan damar yolu için en güvenilir yöntemin kişinin kendi damarlarıyla yapılan yani otojen yöntem (AVF) olduğu belirtiliyor. Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Genel Cerrahi uzmanımız, acil durumlarda santral venöz kateterleri, yarı acil durumlarda sentetik damarları, acil olmayan durumlarda ise otojen yöntemi uyguladıklarını söyledi. Böbrek yetmezliğinin son dönemine ulaşmış hastalarda böbrek transplantasyonu, periton diyalizi veya hemodiyaliz yöntemlerinden biri uygulanmazsa kanları değişemediği için hastaların hayati riskleri bulunduğunu anlattı.
Günümüzde, son dönem böbrek yetmezliğinin tedavisinde en çok kullanılan yöntem hemodiyaliz. Böbrek transplantasyonu, en iyi yöntem olmasına rağmen çeşitli nedenlerle ancak az sayıda insana uygulanabiliyor. Kateter takma yöntemi, acil/zorunlu durumlar dışında, yaratabileceği önemli komplikasyonlar açısından tercih edilmiyor. Periton diyalizi ise aslında iyi, tercih edilen bir yöntem olmasına rağmen kullanım zorlukları nedeni ile yeterince kullanılamıyor.
Hemodiyaliz hastaları için güvenli, iyi fonksiyon gören bir damar yolu girişi hayati önem taşıyor. Zira vücutta biriken atık ve zararlı maddelerin bir makine tarafından temizlenmesi gerekiyor. Bu makineye girebilmek için haftada ortalama 3 gün, 4’er saat güvenli bir şekilde kullanılabilecek bir damar yoluna ihtiyaç duyuluyor. Bu şekilde uzun süreli hemodiyaliz tedavisi alacak hastalarda arteriyovenöz fistül (AVF) açılması olarak tanımlanan bir cerrahi işlem uygulanıyor.
Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Genel Cerrahi uzmanımız, kronik böbrek hastalarının hemodiyaliz tedavisi başlamadan önce yaptırması gereken bu işlemle ilgili ne zaman ve nereye başvurmaları gerektiğini hala bilmediklerini söyledi.
Haberin devamı www.yeditepehastanesi.com.tr web sitemizde…
Basın Yansımaları: | mynet.com | dha.com.tr | haberler.com